Sık Sorulan Sorular

Genel tabir ile, sokaktaki insanın patent almak diyerek ifade ettiği eylem esasında SINAİ MÜLKİYET hakları kapsamında birçok farklı konuya dair genel bir tanımlamayı ifade ediyor. Bunun doğrusu ise ; isim haklarına sahip çıkılmak istendiğinde MARKA TESCİLİ, bir buluşun, farklılıkları, faydası, sağladığı teknik gelişme itibariyle koruma altına alınması istendiğinde PATENT ya da FAYDALI MODEL TESCİLİ, bir ürünün farklı olan tasarımı, özgünlüğü yani görselliği itibariyle koruma altına alınmak istenmesi halinde ise TASARIM TESCİLİ olarak ifade edilmesi gerekiyor.

Bir teşebbüsün mal veya hizmetlerini bir başka teşebbüsün mal veya hizmetlerinden ayırt etmeyi sağlayan her türlü işaret ve ifade Marka’dır.

İfadeler ve Logolara ilave olarak bir Renk, bir Melodi hatta Kokular bile Marka Tesciline konu olabilir.

Bir işe başlama kararının önemli olduğu kadar bu işin 3. Kişilerce algısının, bilinirliğinin sağlanacağı isminin, yani markanın seçimi de çok önemlidir. Bir markanın belirlenmesi aşamasında ileride sorun olmadan işlemlerin yürütülebilmesi için belirli kriterlerin gözetilmesi gerekir. Bunlardan en önemlisi , belirlenen markanın farklı, işletmeye özgü unsurlara sahip olmasıdır. Bu bağlamda belirlenen markanın bir anlamının olması , logosunun olması, Türkçe ya da yabancı dilde olması şart değildir.

Öncelikle ilgili olunan konu, yani çalışılacak olan iş konusunun doğru bir şekilde tespiti yapılmalı ve ardından da bu konuda markanın daha önce başkaları tarafından tescil edilip edilmediği uzman tarafından araştırılmalıdır. Marka araştırması sonucu olumlu ise tescil işlemlerinin başlatılması ve ardından da tescil sürecinde marka başvurusunun takibinin yapılarak gerekli yerlerde müdahalelerin yapılması, marka başvurusunun sorunsuz , olumlu sonuçlandırılabilmesi açısından fayda sağlayacaktır.

Markalar tescil olduktan sonra her 10 yılda bir yenileme yapılması şartı ile sonsuza kadar koruma sağlarlar.

Marka bir teşebbüsün mallarının veya hizmetlerinin diğer teşebbüslerin mallarından ve hizmetlerinden ayırt edilmesini sağlaması ve marka sahibine sağlanan koruma konusunun açık ve kesin olarak anlaşılmasını sağlayabilecek şekilde sicilde gösterilebilir olması şartıyla kişi adları dahil sözcükler, şekiller, renkler, harfler, sayılar, sesler ve malların veya ambalajların biçimi olmak üzere her tür işaretten oluşabilir.

Bir ibarenin marka tescilinin olabilmesi için ;

  • Daha önce başkaları tarafından tescil edilmemiş olması ,
  • Farklılaştırıcı unsurlara sahip olması,
  • İlgili olunan iş konusunda genel anlamı olan– jenerik kelimelerden ibaret olmaması,
  • Genel ahlak, örf adetlere aykırı olmaması,
  • Bütünlüğü itibariyle değerlendirildiğinde de kendine özgü ve ayırt edici unsurlara sahip  olması gerekmektedir.

Günümüzde marka işletmeden ayrılabilir niteliktedir.  Hukukumuzda da marka, işletmeden ayrı devredilebilir ve lisansa konu olabilir. Dolayısıyla bir markanın gayrimenkul gibi satılabilmesi, devredilebilmesi, kiralanması mümkündür.

Marka başvurusu yapmadan önce başvuru yapacağınız resmi ülke ofisinde ( Türkiye’de TURKPATENT) faaliyet alanınızla ilgili birebir ya da benzer bir Marka başvurusu olup olmadığının ön araştırması mutlaka yapılmalıdır. Bunun için çalışacağınız danışman firmanızdan ön araştırma yapmasını isteyin. Marka başvurunuz için bir Logo kullanacaksanız başvuru öncesi Logonuzu oluşturun. Eğer Logomu daha sonra oluştururum ve başvuru yaparım derseniz maliyet 2 katına çıkacaktır.

Firmalar ya da girişimcilerin aklını karıştıran bir konu da marka tescili ile ticari unvanın sağladığı haklar arasındaki farklar. Ticari unvan, ilgili işletme / kuruluş ya da girişimcinin bulunduğu şehir ve bağlı olduğu ticaret odası itibariyle birebir aynı isimde bir şirket daha kurulmasını engelleyebiliyor, evet. Ancak örneğin bu şehir dışındaki 80 şehirde aynı isimde bir firmanın / girişimcinin ortaya çıkmasını engellemiyor. Dolayısıyla sunulan kaliteli hizmet ya da özel – farklı olduğu düşünülen ürünlerin ismini korumanın tek ve geçerli yolu Marka Tescili yaptırmak. Marka tescili yaptırarak tüm ülkede ve ilgili olunduğu belirtilen konularda bu ismin haklarına sahip çıkılabilmiş olunuyor. Böylece, herhangi bir şekilde birebir aynısı ya da benzeyen bir kullanıma karşılık hukuki işlem yapabilme hakkına sahip çıkılabilmiş olunuyor.

Marka tescili zorunlu olan bir işlem olmamakla birlikte isim haklarına sahip çıkılması anlamına geliyor. Böylece aynı ismin yani markanın, birden fazla kullanımının önüne geçilerek , kafa karışıklığına sebep olan,  markaların birbirine  karıştırılabileceği  şekilde kullanımının engellenmesi amaçlanıyor.

Bir marka oluşturmak ve marka tescili yaparak isim haklarına sahip çıkmak ;

  • Yeni iş kuran,
  • Olan işi itibariyle sunduğu hizmet ya da ürünü farklılaştırmak niyetinde olan,
  • Geleceğe dair iddia sahibi olan,
  • İşini büyütmek ve farklılığını korumak isteğindeki girişimcilerin öncelikle yapması gereken, farklılıklarını koruyabilmeleri ve sektördeki  bilinirliklerini güvenle arttırabilmeleri ve taklit edilmelerini önleyebilmelerini sağlayacak hukuki haklara sahip çıkmaları sonucunu doğuran  bir eylemdir.

Ülkesellik prensibi gereği bir Tescilli Marka sadece başvuru yapılan ülkede korunur. Eğer farklı ülke ve bölgelerde de Markanızı korumak isterseniz danışmanlarımıza koruma istediğiniz ülke ve bölgeleri belirterek teklif isteyiniz.

Buluşunuzun Patente konu olması için teknik bir probleme teknik bir yolla çözüm getirmesi gerekir. Patent başvurusu, buluşunuzun detaylı bir şekilde anlatıldığı tarifname, koruma kapsamını belirleyen istemler ve gerekliyse şekiller hazırlanarak ilgili Patent ofisine sunularak yapılır. Buluşunuz daha sonra ilgili Patent ofisi tarafından Patent verilmesi için gereken şartlar olan yenilik, buluş basamağı ve sanayiye uygulanabilirlik kriterleri bakımından incelenecektir. Eğer buluşunuzun yeni olduğunu, bir problemi çözdüğünü veya iyileştirdiğini düşünüyorsanız bir danışmanlarımız ile görüşerek detaylı bilgi alabilirsiniz.

Patent / Faydalı Model başvurusu, ilgili buluşun tüm detaylarıyla açıklandığı, tarifname adı verilen dosyanın eksiksiz hazırlanması ve Türk Patent Kurumu’na sunulmasıyla yapılır.

Sözkonusu buluşun, sahibi olması gereken kriterlere sahip olup olmadığının değerlendirmesinin konunun uzmanları tarafından yapılması, varsa eksikleri bu eksiklerinin tamamlanması ve prosedüre uygun olarak hazırlanarak Türk Patent ve Marka Kurumu’na sunulması ve takibi, istenilen haklara gerçek anlamda sahip çıkılabilmesi, başvurunun olumlu sonuçlanabilmesi için önemlidir. Aksi takdirde, çok basit hatalar yüzünden iyi buluşlara patent alınamaması gibi ciddi hak kayıpları oluşabilir.

Başvurunun buluş niteliğine sahip olabilmesi için aranan unsurlar şunlardır:

  1. Yenilik
  2. Sanayiye uygulanabilirlik
  3. Buluş basamağı

Buluşun anlatıldığı tarifnamede; söz konusu buluşun güncel durumda var olan benzerlerinden farkları, esas olarak korunmak istenilen kısımlarının ne olduğu, mümkünse şekilleriyle birlikte de gösterilerek anlatılır.

Türk Patent ve Marka Kurumu’na yapılacak olan başvuru doğrudan başvuru sahibinin kendisi tarafından ya da Türk Patent ve Marka Kurumu’nun vekili olan yetkili kuruluşların aracılığıyla yapılabilir.

Faydalı Model ile Patent arasındaki en temel fark Faydalı Model başvurularında buluş basamağının aranmamasıdır. Bir buluşunuz var ve buluşun yeni olduğunu ve bir problemi çözdüğünü ya da iyileştirdiğini düşünüyorsanız bu basit bir iyileştirme olsa bile Faydalı Model başvurusu yapılabilir ve tescil alabilirsiniz.

Faydalı Model tescili 10 sene koruma sağlar, Patent tescili 20 sene koruma sağlar.

Bunun dışında Kimyasal buluşlar, Yöntemler ve Yazılımlar Faydalı Model Başvurusuna konu olamazlar bu buluşlar sadece Patent başvurusuna konu olurlar.

Yazılımlar patent tesciline konu edilemez. Ancak,  eğer bir donanım ile desteklenir ve bu teknik donanım ile birlikte,  var olan teknik bir problemi çözer ya da ölçülebilir bir fayda sağlarlar ise Patent başvurusuna konu olurlar.

Keşifler, bilimsel teoriler, matematik metotları, zihni ticari ve oyun faaliyetlerine ilişkin plan, usul ve kurallar, edebiyat ve sanat eserleri, bilim eserleri, bilginin derlenmesi, düzenlenmesi, sunulması ve iletilmesi ile ilgili teknik yönü bulunmayan usuller ve yazılımlar ve tedavi usulleri buluş niteliğinde sayılmamaktadır ve Patentlenebilir değildir.

Bunların yanı sıra kamu düzenine veya genel ahlaka aykırı olan buluşlara, bitki çeşitleri veya hayvan ırkları ile bitki veya hayvan üretimine yönelik esas olarak biyolojik işlemler, insan veya hayvan vücuduna uygulanacak teşhis yöntemleri ile cerrahi yöntemler dâhil tüm tedavi yöntemleri gibi buluşlara Patent verilmemektedir.

Ülkesellik prensibi gereği Patent başvurusu sadece başvurulan ülkede Patent tescil belgesi alması halinde korunur. Herhangi bir ülkede Patent başvurusu yapıldıktan sonra başka ülke ve bölgelerde Patentinizi korumak istiyorsanız ilk başvuru yapılan tarihten itibaren 12 Ay içinde korumak istediğiniz Ülke ve Bölgeler içinde Patent başvurusu yapmanız gerekir. 12 Ay içinde başka Ülke ve Bölgelerde Patent koruması genişletilmezse tüm bu ülke ve bölgelerde Patentli ürününüz topluma mal olur. Yani herkes tarafından üretilebilir.

Faydalı Model Tescilinin sağladığı koruma 10 sene.  Patent Tescilinin sağladığı koruma ise 20 sene sürer.  Markalar ve Tasarımlarda olduğunun aksine , yenileme hakkı ya da bu sürenin uzatılması hakkı yoktur.  Bu sürelerin sonunda,  buluş kamuya mal olur.

Endüstriyel Tasarımlar ürünün sadece dış görünüşünü, formunu korurken Patent Başvurusu ürünün teknik unsurlarını ve fonksiyonelliğini korur.

Buluşlar yani “teknik geliştirmeler içeren yenilikler” için noter kanalı ile tescil yaptırmak sıklıkla kullanılan ancak yanlış bir uygulamadır. Buluşların noter kanalı ile korunması veya noter evrakları ile hak iddia edilmesi yeterli olan ve istenilen korumayı sağlamaz. Bir buluşun korunabilmesi için buluşun patent tescili yolu ile kayıtlara sokulması gerekmektedir.

Hukuki olarak hak iddia edebilmek ve izinsiz kullanımları durdurabilmek için yapılması gereken hakların en somut olarak tespitini sağlayan patent tescil başvurusunda bulunmaktadır. Çünkü sadece patent başvurusu ile buluşun yeni olup olmadığı yani önceden başka biri tarafından bulunup bulunmadığı anlaşılabilmektedir.

Patent başvuru sürecinde buluşun yenilik, buluş basamağı ve sanayiye uygulanır olup olmadığı resmi otoriteler tarafından araştırılarak incelenmektedir. Sonunda ise sadece yeni ve buluş özelliği taşıyan ve sanayiye uygulanabilir olan teknik geliştirmelere patent verilmektedir.

Buluşlar patent /faydalı model tescili ile korunabilmektedir. Bunun için öncelikle, söz konusu buluşun, patent tesciliyle korunup korunamayacağının ve bu korumaya sahip olabilmesi için gereken kriterleri taşıyıp taşımadığının değerlendirilmesi yapılmalıdır. Bu değerlendirmenin ise Türk Patent vekili olan yetkili bir kuruluştan destek alınarak yapılması, doğru adımlar atabilmek ve istenilen sonuca ulaşabilmek için şarttır.

Patent tescil ile sağlanmaya çalışılan, uzun süreli uğraşlar, verilen emek ve Ar-Ge çalışmaları sonucunda ortaya çıkartılan buluşların, belli bir süre boyunca sadece buluş sahibi tarafından kullanılabilmesi ve ticari kazanç sağlayabilmesi için sağlanan bir tekel hakkıdır.

Dolayısıyla bu doğrultuda en somut haklara Patent/Faydalı Model Tescili yaparak sahip çıkılabilmektedir.

Özellikle de 2017 yılında yürürlüğe giren 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu ile birlikte patent tesciliyle sağlanan haklar daha somut ve belirgin hale gelmiş, devreye sokulan ihtisas mahkemeleri olan Fikri ve Sınai Haklar Mahkemeleri’nin de oluşturulması ve işlerliğe kavuşturulmasıyla birlikte hukuki ihtilaflarda karşılaşılan işlemler daha az maliyet ve daha kısa süreler içinde sonuçlandırılabilmeye başlanmıştır.

Firmalar ve buluşçular 20 yıl süre ile buluşlarını izinsiz kullanımlara karşı korumak için patent başvurusu yapmalıdır.

Patent başvurusu;

• Ticari olarak buluşu kiralamak (lisans vermek) veya satmak (devir) suretiyle parasal kaynağa dönüştürülebilir.

• İşletmenin maddi ve manevi olarak gücünü artırır.

• 3. kişilerin izinsiz kullanımları karşısında savaşma olanağı ve tazminat gelirleri elde etme şansı verir.

• Sözleşmelere konu edilebilir ve pazarlama unsuru olarak kullanılabilir.

• Ar-Ge faaliyetlerinin de gelişmesine yardımcı olmaktadır. Ayrıca her patent başvurusu yayınlanmakta ve geliştirilecek diğer buluşlara ilham olmaktadır.

Sadece tek bir durumda patent başvurusu yapmak uygun olmayabilir. O durum da buluşun dışarıdan bir göz ile nasıl yapılacağının bulunamaması veya tersine mühendislik ile buluşun çözümlenememesidir.

Bu durumlarda başvuru yerine ticari sır olarak buluşun saklanması buluşun süresiz olarak korunmasını sağlayabilir. Hemen bu noktada Coca-Cola örneği yerinde olacaktır. Patent dosyasında tüm açıklığıyla her şeyin tarif edilmesi gerektiğinden ve Coca-Cola formülünün bilinmesini istemediğinden patent başvurusunda bulunmamıştır .

Yazılımlar teknik çözümler içeriyor ise patent alınabilir. Fakat burada yazılım ve bilgisayar programı olarak fikre dayalı aplikasyonların patentlenemeyeceğini belirtmem gerekir. Örneğin Yemeksepeti, BiTaksi gibi aplikasyonlar patentlenemez. Çünkü fikre dayalıdır.

Bir arabanın fren diskinin çalışmasını denetleyen bir yazılım patentlenebilir veya blockchain zincir tekniğini kullanan bir veri saklama yöntemine sahip bir bankacılık uygulaması, yenilik ve buluş basamağı kriterini sağladığı takdirde patentlenebilir.

Patent hukuku anlamında, Sınai Mülkiyet Kanunu’nun (SMK) 82/2. Maddesinde belirtildiği üzere buluş sayılmadığı için patentlenemeyen konular ise şunlardır:

  • Keşifler, bilimsel teoriler, matematik metotları,
  • Zihni, ticari ve oyun faaliyetlerine ilişkin planlar, usuller ve kurallar,
  • Edebiyat ve sanat eserleri, bilim eserleri ,
  • Estetik niteliği bulunan mahsuller, edebiyat ve sanat eserleri ile bilim eserleri,
  • Bilgisayar yazılımlarına ait kaynak ve nesne kodları; bilginin derlenmesi, düzenlenmesi, sunulması ve iletilmesi ile ilgili teknik yönü olmayan usuller; insan veya hayvan vücuduna uygulanacak teşhis, cerrahi ve tedavi usulleri. (Bu hüküm, belirtilen usullerin salt olarak patentlenemediğini ifade etmektedir.

Diğer taraftan, belirtilen bu usulleri de içeren, teknik sahadaki buluşlar patentlenebilir. Örneğin; bir CNC tezgahını çalıştıran yazılım, cihazın çalışma mekanizmasıyla birlikte patentlenebilir bir buluş niteliğini kazanmaktadır.